Bir toplumun herhangi bir mezhebe veya etnik kökene mensup bireylerinin toplu katliama maruz kalmasının insanlık suçu olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadeleri kullanıldı.

Hiçbir gerekçe, sivil halkın katledilmesini haklı gösteremez! Savaşın, siyasi çıkarların veya mezhepsel nefretin arkasına saklanarak, masum insanların hedef alınması asla kabul edilemez.

Sivillerin yaşam hakkı kutsaldır ve uluslararası hukuk, bu hakkın korunmasını tüm devletlere ve kurumlara bir zorunluluk olarak yüklemektedir. Bu nedenle, Alevi toplumuna yönelik gerçekleştirilen bu insanlık dışı saldırıları şiddetle kınıyor, uluslararası kamuoyunu ve insan hakları örgütlerini bu konuda acilen harekete geçmeye davet ediyoruz.

Tüketiciyi Koruma Derneği olarak, savaşın ve mezhepçi politikaların faturasının masum insanlara çıkarılmasını reddediyoruz

Sessizlik, suça ortak olmaktır. Hiçbir halk, etnik veya mezhepsel aidiyetinden dolayı şiddete maruz kalmamalıdır.

Bir ülkeye barış dışarıdan ithal edilmez. Emperyalizm ve işbirlikçileri, tarih boyunca hiçbir ülkeye barış ve huzur getirmemiştir. Tam aksine, bölgeleri bölerek, halkları birbirine düşürerek kaosu ve savaşı körüklemişlerdir. Gerçek barış, halkların kendi iradesiyle, dış müdahaleler olmadan sağlanabilir.

Adalet, barış ve insan haklarının üstün geldiği bir dünya için tüm duyarlı kesimleri seslerini yükseltmeye davet ediyoruz.

TÜKODER TÜKETİCİYİ KORUMA DERNEĞİ