Bugüne dek önemli konukları ağırlayan Zeytinburnu Kitapçısı Buluşmaları’nın ocak ayı söyleşisi, Merve Akbaş’ın sunumuyla Zeytinburnu Kitapçısı’nda gerçekleşti. Bu ayın konuğu yazar ve editör İshak Reyna oldu. Reyna’nın meslek yolculuğunun konu edildiği söyleşide editörlük farklı yönleriyle ele alındı.

“Bu kitap, sektöre karşı bir borç ödemesi.”

İshak Reyna, yeni kitabı “Kitapların Yolculuğu”nu yazma motivasyonunu anlattı:

 “30 yılı aşkın süredir bu sektörde çalışıyorum. Hâlâ Yapı Kredi Yayınları’ndayım. Dolayısıyla ister istemez üzerimde bu otuz yılın getirdiği mesleki birikim var. Neden bu bilgiler sadece şifahi kalsın ki, diye düşündüm. Neden genç kuşaklara bunu aktarmayalım? Bizim alanımız usta-çırak ilişkisi ile yetişilen bir alan olarak kabul edilir. Belli oranda öyledir tabii. Ama ben bu bilgileri yazıya aktarmak gerektiğini düşündüm. Genç kuşaklar da okusun, öğrensin, bir şey söylemek istiyorlarsa söylesinler. Dolayısıyla sektöre karşı bir borç ödemesi gibi başladı biraz.”

“Editörlüğe karşı doğal bir merak gelişti.”

İshak Reyna, editörlüğün son yıllarda dönüşen imajı hakkında konuştu:

“Editörlük bence artık havalı bir mesleğe dönüştü. Bunun birkaç sebebi var. Birincisi, akademimiz ve yayıncılık dünyamız akademideki yetenekli arkadaşları yeterince değerlendiremiyor bana kalırsa. Bu geçmişte de böyleydi, hâlâ öyle. Öte yandan bilgiye erişim imkanı arttıkça bir merak uyanmaya başladı. Birtakım filmler de bunu destekledi. İşin mutfağını, kamera arkasını merak etmekle ilgili bir şey bu ve çok doğal.”