İYİ Parti Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında konuştu. Türkiye'nin partili Cumhurbaşkanlığı sisteminin kurulmasından bugüne yapısal bir tıkanma içinde olduğunu belirten Tatlıoğlu, "Bu yapısal tıkanma, adaletten ekonomiye, dış politikadan siyasete kadar her alanda kendisini göstermekte, her geçen gün yeni kriz alanları oluşturmakta ve mevcut krizleri derinleştirmektedir." dedi.

“YÖNETİLEMEYEN BİR TÜRKİYE VAR”

Bugün çok derin bir güven problemi olduğuna vurgu yapan Tatlıoğlu, "Bu çözülmeden finansal mühendislikler ile bası ve tehdit ile Türkiye'nin makro ekonomik problemlerini, toplumun artık tamamının hissettiği derin yoksulluğu aşmanın mümkün olmadığını düşünüyoruz. Yaşadıklarımız bunun mümkün olmadığını ortaya koyuyor. Birbirinin içine geçmiş, birbirini besleyen yapı içerisinde demokrasi krizi, yönetim krizi, devlet krizi hep beraber yönetilemeyen bir Türkiye tablosu var." dedi.

“ORTAK BİR ADAYLA SEÇİM İŞBİRLİĞİ…”

Böyle bir tablo içerisinde Türkiye'nin geçtiğimiz hafta 28 Şubat'ta 6 partinin ortak bir deklarasyonuna şahit olduğunu ifade eden Tatlıoğlu, bunun siyasette farklı yeni bir adım olduğunu söyledi. "Türkiye'yi her alanda yıpratan, milleti fakirliğe hapseden, devleti itibarsızlığa ve beceriksizliğe mahkum eden partili Cumhurbaşkanlığı ucubesinden kurtulmak için ciddi bir adım daha atılmıştır" diyen Tatlıoğlu, “İnşallah ortak bir adayla seçim işbirliği, Türkiye siyasetinde 24 Haziran 2018'de başlayan değişimi, 2019 yerel seçimlerinde Türkiye'ye damgasını vuran bu siyasal iktidar değişimini önümüzdeki seçimlerde Türk siyasal ikliminden bu otoriter yapıyı tasfiye ederek, Türkiye'yi yeni, aydın ve güçlü bir iklime götürecektir.” şeklinde konuştu.

“TÜRKİYE 70’Lİ YILLARA DÖNDÜ”

Türkiye'de bugün kişi başına düşen milli gelirin 2007'nin, 2008'in ve 2012'nin gerisinde olduğunu ifade eden Tatlıoğlu, "Bu anlamda Türk ekonomisi artık enflasyon yaratmadan büyüyemeyen bir duruma gelmiş ve 70'li yıllara dönüşmüştür." dedi.

Bunun nedeni olarak 20 yıllık Erdoğan iktidarı ve politikaları ile partili Cumhurbaşkanlığı dönemini gösteren Tatlıoğlu, kaynakların inşaat ve ihaleler üzerinden harcandığını söyledi. Türk sanayisinin milli gelirden aldığı payın 18 ila 22 arasında kaldığına vurgu yapan Tatlıoğlu, inşaat ve ihalelerden oluşan yapının ise çok yüksek hacimlerle buluştuğunu ifade etti. Çok ciddi bir yolsuzluk sürecinin yaratıldığını savunan Tatlıoğlu, "Yolsuzluktan beslenen ve rant ile kaynak dağıtan siyasal iktidarlar sanayileşme gibi bir alanı desteklemekte imtina ederler. Türkiye de bunu yaşamıştır." dedi.

Bu geriye düşüşten tarımın da nasibini aldığını kaydeden Tatlıoğlu, 2000'li yılların başındaki yüzde 10'luk Türk tarımı payının bugün 5.39'a kadar gerilediğine işaret etti.

TÜİK rakamlarına göre 2021 yılındaki büyümenin yüzde 11 olarak gerçekleştiğini hatırlatan Tatlıoğlu, tarımın ise yüzde 2 küçülmeye maruz kaldığını dile getirdi.

“ORTA GELİR GRUBU TASFİYE OLDU”

Türkiye'de cari açık ve tarım kaynaklı dış alımlardaki rakamlar büyürken, tarım üretiminin daralmasının bu allana ilgisiz kalındığının resmi olduğunu savunan Tatlıoğlu, "Bu yapı bizi, bugün içine sürüklendiğimiz yüksek enflasyon ve hızlı fakirleşme sürecine getirmiştir. Türkiye'de orta direk dediğimiz, orta gelir grubu tasfiye olmuştur. Türkiye'de servetine servet katan zenginler manzarası vardır" şeklinde konuştu.

“ASGARİ ÜCRETTE ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ”

Asgari ücretin ortalama ücret durumuna geldiğine dikkat çeken Tatlıoğlu, "Ücretlerin milli gelirden aldığı pay yüzde 32'lerden yüzde 25'lere gerilemiştir. Bu üzerinden rakamsal olarak geçilebilecek bir husus değildir. Büyüyemeyen bir ekonomide aldığınız payın daha da küçülmesi ve yüksek enflasyon geniş kitlelerin fakr u zaruret içerisine düşmesini gösterir." değerlendirmesini yaptı.

Asgari ücrete yönelik satın alma gücünün son 6 ay içinde yaşanan fiyat artışlarından dolayı düştüğünü ifade eden Tatlıoğlu, bir önceki asgari ücrette daha fazla satın alma gücü olduğuna dikkat çekti.

“TÜRKİYE NE YAZIKİ Kİ LİDERLİĞE YÖNELDİ”

TÜİK ile bağımsız akademik grupların paylaştığı enflasyon oranlarındaki farka işaret eden Tatlıoğlu, "Yüzde 29'larda alınan enflasyon yüzde 55'lere gelmiştir. Bu anlamda Türkiye dünya çapında ne yazık ki bir liderliğe yönelmiştir. Türkiye içinde olduğu OECD ülkelerinde liderdir. Türkiye çok uzun zamandır yapısal sıkıntılar içinde olan Arjantin'den bile öndedir. İran, Etiyopya ve Agola'dan daha yüksek bir enflasyona sahiptir. Savaş halindeki Rusya'dan bile daha yüksek bir enflasyona sahiptir." bilgilerini paylaştı.

AKARYAKIT FİYATI ARTIŞLARINA TEPKİ

Türkiye'de saatlik döviz artışları gibi petrol fiyatlarının da saatlik olarak yükseldiğini savunan Tatlıoğlu, 2021 yılının başında asgari ücretle 6 buçuk depo akaryakıt alan bir vatandaşın bugün sadece 3 buçuk depo akaryakıt alabildiğine dikkat çekti.

“ERDOĞAN’IN AF DİLEYİP GİTMESİ GEREKİR”

Tarım ve Orman Bakanlığı'ndaki görev değişimine değinen Tatlıoğlu, "Bakanların gitmesi Türkiye'yi kurtarmamaktadır. Artık Sayın Erdoğan'ın Türkiye'den af dileyip gitmesi gerekmektedir. Türkiye'de siyasal iktidarın gitmesinin zamanıdır" şeklinde konuştu.

Elektrik üretimi için zeytinlik alanlarda madencilik faaliyeti yürütülmesinin önünü açan düzenlemeye da karşı olduklarının mesajını veren Tatlıoğlu, bu konuda araştırma komisyonu oluşturulmasını talep edeceklerini ekledi.

Türkiye'nin hukukun üstünlüğünü adalet ve liyakati temel alan bir yapısal değişime ihtiyacı olduğuna işaret eden Tatlıoğlu, toplantının devamında basın mensuplarının sorularını cevapladı.

“ORTAK ADAY ÇALIŞMASI YOK”

Açıklaması sırasında ortak adaydan bahsettiği hatırlatılan Tatlıoğlu, "Bu konuda bir çalışma var mı?" sorusuna şu cevabı verdi:

Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener, yerel seçimlerden sonra önümüzdeki seçimlerde ortak bir adayla çıkmayı doğru olacağını beyan etti. Bu beyan üzerindeyiz ama bugün gündemimizde ortak adayla ilgili bir isim ve çalışma yok. Millet İttifakı'nın da gündeminde böyle bir çalışma yok.