ÇATALCA’YA YENİ İSKİ HİZMET BİNASI

İSKİ’nin hizmet maliyeti anlamında Türkiye'deki büyükşehirler arasında son sıralarda yer aldığına dikkat çeken İmamoğlu, “Ocak ayında İSKİ'nin su faturası, 200 milyon lira civarındayken, -eski parayla söylemeye utanıyorum, 200 trilyon lira- şu anda aylık su faturası, 600 milyon liraya yaklaştı. Yani bu kadar devasa bir zamla mücadele ediyoruz” diye konuştu. “Kalkıyor birileri, su parasının da insanlara çok büyük yük olduğunu söylüyor” diyen İmamoğlu, “Biz göreve geldiğimizde, su faturalarınızla elektrik faturalarınız neredeyse aynıydı. Bugün evinize gelen su faturasıyla elektrik faturasına bakın; neredeyse beşte biridir, altıda biridir. Peki su faturası bedava mı? Değil su bedava. O zaman elektrik de bedava. Elektrik de hidroelektrik santrallerinden akan sudan yapılıyor. Ama öyle değil. Su da buraya parayla geliyor” ifadelerini kullandı. Önümüzdeki hafta toplanacak İBB Meclisi’ne İSKİ için ek bütçe teklifinde bulunacakları bilgisini paylaşan İmamoğlu, “İSKİ'nin bütçesi, İSKİ'nin tarifesi siyaset dışıdır. Milletimizin musluğundan su akıtılması işidir. Bu bağlamda Meclis’te grubu bulunan bütün siyasi partilere hassasiyetle davranıp, İSKİ'nin bu kavramların dışında tutulması noktasında özenli davranmalarını diliyorum. Kendilerini mahcup etmesinler. Ve İstanbul'a yakışan, milletimize yakışan rasyonel bütçe kararlarını almalarını buradan diliyorum” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 16 Nisan 2020’de yapımına başlanan yeni İSKİ Çatalca Hizmet Binası’nı, “150 Günde 150 Proje” maratonu kapsamında, 9 Eylül’de hizmete açtı. İmamoğlu, Ferhatpaşa Mahallesi’nde bulunan ve yaklaşık 75 bin vatandaşa hizmet verecek olan hizmet binası açılışında bir konuşma yaptı. 9 Eylül’ün hem İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun hem de Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 99’uncu kuruluş yıldönümü olduğunu hatırlatan İmamoğlu, “Siyasete karar verdiğim ilk anda milletimize, Cumhuriyetimize, Atatürk ilkelerine ve devrimlerine olan bağlılığımla, ‘CHP’de siyaset yapacağım’ diyerek yola çıktığım partimin 99’uncu yılında, kadim kent İstanbul'umuza hizmet etmenin, bir CHP’li olarak, milletimizin gurur duyacağı işler yapabilme mücadelesini verebilmenin onurunu ve gururunu yaşıyorum. Bir CHP’li olarak, CHP'nin bir evladı olarak her zaman şunu ifade etmişimdir: Partili olmak, milletine hizmet etme noktasında görevini yerine getirmek anlamına gelir. İyi partili olmak, güzel partili olmak; partili olmanın hakkını vermek, bu anlama gelir. Bir partinin mensubu olmak, parti adına her şeyi yapmak, her yol mubahtır anlayışı değildir. Partili olmak; o partinin değil, milletin, devletin, Cumhuriyetin kutsallarını korumak ve geliştirmek anlamına gelir. Bu bağlamda partilerin hizmet için bir araç olduğunu ve esas olanın devletimiz ve milletimizin bekası olduğunu unutmamak gerekir” ifadelerini kullandı.

“PARTİ DEVLETİ ANLAYIŞIYLA MÜCADELE ETMEKTEYİZ”

“Bugün ülkemizde, bu anlayışın karşısında bir anlayışla mücadele etmekteyiz” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“Parti devleti anlayışıyla mücadele etmekteyiz. Hatta bugün harcadığımız bir projeyi, bir bütçeyi, burada başka bir partinin adına konuşan kişi olsaydı, ‘AK Parti projesi’ olarak, ‘AK Parti yaptı’, ‘AK Parti’nin işi’ diye tariflerlerdi. Açık ve net. Bunu ben söylemiyorum. Kendileri meydanlarda söylüyorlar. Biz ne diyoruz CHP’li olarak? ‘Biz, milletimizin bütçesini bize emanet eden halkımıza mahcup olmamak adına, en edepli bir şekilde, en tasarruflu bir şekilde, en kaliteli ve en güzel bir biçimde milletimizin bütçesiyle yaptığımız İSKİ'nin bu hizmetini milletimize hediye etmeye geldik’ diyoruz. CHP’li olmak böyledir. Eminim ki halkını, milletini düşünen, milleti adına mücadele eden her partinin de ilkesi aynı doğrultuda bakışı gerektirir. Bu bağlamda bunun aksi bir bakışla partisini kutsallaştıran, partisinin liderini, devletinin başında olsa da kutsallaştırıp bambaşka bir yere koyup, ‘Her şey partidir’ diyen bir mantığın tam tersine; her şeyimiz milletimizdir, Cumhuriyetimizdir, bayrağımızdır, devletimizdir’ diyen anlayışa, Cumhuriyetimizin 100’ncü yılına giderken hizmet etmenin onurunu ve gururunu yaşıyoruz.”

“İBB’DE YENİ BİR YÖNETİM ANLAYIŞINA HAKİM KILDIK”

İstanbul'un zamanla yarışan bir şehir olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, kentin ihmal edilmiş ve geciktirilmiş sorunları olduğuna vurgu yaptı. Söz konusu sorunların imkanların iyi kullanılması ve hızlı hareket edilmesiyle çözülebileceğinin altını çizen İmamoğlu, “İstanbul'u yönetmek, ancak ve ancak yüksek bir enerjiyle mümkündür. Biz, 3 yıldır İstanbul'u yeni bir bakış açısıyla, yeni bir yönetim anlayışıyla ve emin olunuz ki, sizlerden aldığımız o manevi kuvvetle, büyük bir enerjiyle yönettiğimizin altını çizmek isterim. Bütün birimlerimizle daha hızlı iş üretmeye, daha hızlı sonuç almaya odaklandık” diye konuştu. “150 Günde 150 Proje” maratonunun çalışmalarına örnek olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Bundan sonraki 150 günlerde de 150 projeleri aşmaya devam edeceğiz. Çünkü artık İBB’de yeni bir yönetim anlayışına hakim kıldık. Nedir bu? İsraftan uzak, ayrımcılıktan, kayırmacılıktan uzak bir yönetim anlayışı. Herkesin fikrini alan, ‘Ben iktidarım, ne dersem o olur’ değil; akıllı, planlı, hızlı iş yapmak adına ortak akıl masalarını hakim kılan… Yani Çatalca'ya gelip, ‘Çatalca Belediyesi bizim partiden değildir’ deyip kapısının önünden geçmeyen bir belediye başkanı değil İBB Başkanı, Çatalca'nın sorunlarını gelip, ilk Çatalca'nın belediye başkanıyla konuşan bir büyükşehir belediye başkanı oldu. Ve olmaya da devam edeceğiz. Bu arada söyleyeyim; bu veya benzeri hangi ilçede etkinliğimiz var ise, mutlaka o ilçenin belediye başkanını da davet ederiz. Buraya da etmişizdir. Gelip gelmeme kısmı, elbette kendilerine aittir. Geldiklerinde de onlara da söz hakkı da veriyoruz. Çıkıyorlar burada duygularını ifade ediyorlar. Bunu vermeye de devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“BU YÖNETİMİN, BU KOLTUĞUN HALKA AİT OLDUĞUNU BİLİYORUZ”

“Bu yönetimin, bu koltuğun halka ait olduğunu biliyoruz; aynen Çatalca'da bu dönem seçilmiş arkadaşımızın koltuğunun da halka ait olduğunu bildiğimiz gibi” diyen İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“Çatalca'daki belediye başkanı arkadaşımız da milletini temsil ediyor. Ben de milletimizi temsil ediyorum.  Diyorsa ki, ‘Yok, ben sadece partimi temsil ediyorum…’ o ayrı bir şey. Biz öyle demiyoruz, kabul etmiyoruz. Her gittiğimiz yere davet ediyoruz. Bunu Çatalca için demiyorum, 39 ilçenin 39’u için söylüyorum. Sayın Hasan Akgün Büyükçekmece'de bilirler. Ben de Beylikdüzü'nde 5 yıl belediye başkanlığı yaptım. Bilirim ki; biz ne yazık ki ne çağrıldık ne davet edildik ne de ziyaret edildik 5 yıl boyunca. Çok acı değil mi? Ben bunu üzüntüyle söylüyorum. Onu söyleyeyim. Çok acı. Dolayısıyla biz, bunun tam tersini yapıyoruz. Ve bunu yaptığımız için belirli kesimler, sadece belirli bölgeler, belirli köyler, belirli mahalleler değil; tamamına hizmeti kendisine felsefe edinmiş bir yönetimiz. İstanbul'un dört bir yanı için hem hizmet var hem çözüm var hem üretim var bizim yönetimimizde. 150 proje içerisinde metro hatları da var, devasa yeşil alanlar da var. Arıtma tesisleri de var. Büyük altyapı projeleri de var. Aynı zamanda hiç olmayan bugüne kadar kreşlerimiz de var.  Öğrenci yurtlarımızda var. Kütüphanelerimiz, sağlık merkezlerimiz, spor tesislerimiz de var. Otoparklar, caddeler, meydan düzenlemeleri… Tümüyle İstanbul'un layık olduğu projeleri hayata geçirme süreci var. Tabii aynı zamanda maneviyatımızı koruyan, tarihi eserleri, camileri ve bunun gibi birtakım bize emanet edilmiş surlarıyla, miraslarımızı da koruyan bir anlayış var. Yeni Halk Ekmek fabrikasından Kent Lokantalarına varıncaya kadar hem istihdam sağlayan hem de vatandaşımızın zor günlerinde yanında olan tesislerimiz de var. İstanbulluların hayatını her alanda kolaylaştıracak, güzelleştirecek ve İstanbul'un her noktasına değer katacak projelerimiz var.”

“İSKİ, SADECE ÇATALCA’YA 600 MİLYON LİRALIK YATIRIM YAPMIŞTIR”

Kendi dönemlerinden önce de projelerin başlanıp, bitirildiğini aktaran İmamoğlu, bu anlamda emeği geçen her kişi, kurum ve kuruluşa teşekkürlerini iletti. Konuşmasında İSKİ’ye özel bir paragraf ayıran İmamoğlu, “İSKİ, Büyükşehir Belediyemizin ve şehrimizin, özel kanunla kurulmuş, çok özel bir kurumudur. Siyasetin dışında, günlük tartışmaların, münazaraların dışında tutulması gereken bir kurumdur” dedi. İSKİ’nin projelerini büyük zorluklarla mücadele ederek hayata geçirmeye çalıştığını belirten İmamoğlu, “Sadece Çatalca'ya, neredeyse 600 milyon liraya yakın bir yatırımı yapmıştır bu süreç içerisinde. Bu dönem içerisinde. Böylesi bir kurumun, el üstünde tutulması lazım. Korunması lazım. İSKİ kurumunun merkezi idareden aldığı çok az payın dışındaki gelirinin büyük bir kısmı, su faturalarıdır. Su faturasıyla sadece size suyu sunmaz İSKİ. Aynı zamanda su havzalarını korur. Aynı zamanda suların biriktiği barajlarımızı korur. Aynı zamanda orada biriken sularımızı temizleyerek, size temiz suyu ulaştırır. Musluğunuzdan içilen suyu sağlar. Aynı zamanda hepimizin evinden atık su çıkıyor. Bu atık suyu temizler ve temizlendikten sonra ya geriye döndürerek ama sanayide ama bazen sulamada kullanır. Ya da temizlenmiş o atık suyu denize deşarjla beraber, tekrar doğaya zarar vermeden sürecini tamamlamak için bu hizmetlerin tamamını yapar İSKİ” bilgilerini paylaştı.

“KALKIYOR BİRİLERİ SU PARASININ İNSANLARA ÇOK BÜYÜK YÜK OLDUĞUNU SÖYLÜYOR”

İBB Meclisi’nin, kendileri göreve geldikten sonra İSKİ’ye TEFE-TÜFE’ye göre aylık zam yapılan sistemi kaldırdığını hatırlatan İmamoğlu, “Niçin kaldırdı? ‘Efendim vay siz niye indirim istiyorsunuz? Alın indirim. Ama biz de sizin zam usulünüzü kaldırıyoruz.’ Niye? ‘Mecliste biz çoğunluğuz. Bize zammı getireceksiniz, biz karar vereceğiz.’ Peki, olsun. Kaç defa getirdiysek suyla ilgili elli tane bahane, yüz tane bahane... Çoğu kez vermediler. Çok az sefer de kafalarına göre anlamsız zamlar, vesaireler oldu” ifadelerini kullandı. Bu nedenle İSKİ’nin hizmet maliyeti anlamında Türkiye'deki büyükşehirler arasında son sıralarda yer aldığına dikkat çeken İmamoğlu, Melen ve Terkos örneklerini verdi. “Kalkıyor birileri, su parasının da insanlara çok büyük yük olduğunu söylüyor” diyen İmamoğlu, “Bütün vatandaşlarımıza şunu söyleyeyim: Biz göreve geldiğimizde, su faturalarınızla elektrik faturalarınız neredeyse aynıydı. Bugün evinize gelen su faturasıyla elektrik faturasına bakın; neredeyse beşte biridir, altıda biridir. Peki su faturası bedava mı? Değil su bedava. O zaman elektrik de bedava. Elektrik de hidroelektrik santrallerinden akan sudan yapılıyor. Ama öyle değil. Su da buraya parayla geliyor. Nasıl geliyor? Örnek vereyim size. Öyle bir sene, iki sene, üç sene değil. Bakın ocak ayında İSKİ'nin su faturası, 200 milyon lira civarındayken, -eski parayla söylemeye utanıyorum, 200 trilyon lira- şu anda aylık su faturası, 600 milyon liraya yaklaştı. Yani bu kadar devasa bir zamla mücadele ediyoruz” diye konuştu.

“İSKİ'NİN BÜTÇESİ, TARİFESİ SİYASET DIŞIDIR”

Önümüzdeki hafta toplanacak İBB Meclisi’ne İSKİ için ek bütçe teklifinde bulunacakları bilgisini paylaşan İmamoğlu, “İSKİ'nin bütçesi, İSKİ'nin tarifesi siyaset dışıdır. Milletimizin musluğundan su akıtılması işidir. Bu bağlamda Meclis’te grubu bulunan bütün siyasi partilere hassasiyetle davranıp, İSKİ'nin bu kavramların dışında tutulması noktasında özenli davranmalarını diliyorum. Bu yönüyle de önümüzdeki hafta İSKİ'nin sağlıklı bir bütçeye kavuşarak, milletimize hizmet eden… Bakın dün İSKİ, başka bir siyasi parti döneminde yönetiliyordu. Bugün İSKİ, başka siyasi parti döneminde yönetiliyor. Ama bakın, benim burada bürokrat arkadaşlarım var. Genel Müdürüm, genel müdür yardımcılarım, daire başkanlarım… Kendileri, kendilerini biliyorlar. En az yüzde 80’i, 90’ı daha önceki dönemden gelen arkadaşlarımız. Milletin çalışan memuru, partinin memuru değil ki, milletin memuru. Dolayısıyla devletin memuru olan bu dostlarımız, bu yapılan yanlışı görüyorlar. Dünden bugüne adalet telaşı olan her vatandaşımız gördüğü gibi, devletimizin o kıymetli memurları da bunu görüyorlar. Meclis’te grubu olan siyasi partileri ifade ediyorum. Kendilerini mahcup etmesinler. Ve İstanbul'a yakışan, milletimize yakışan rasyonel bütçe kararlarını almalarını buradan diliyorum” dedi.

BAŞA: “ÇATALCA SAĞLIKLI BİR ALT YAPIYA KAVUŞACAK”

Esenler ve Zeytinburnu’ndan sonra üçüncü yeni İSKİ hizmet binasını Çatalca’ya kazandırmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirten İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa da 16 Nisan 2020’de başlayan inşaatın 35 milyon liralık bir yatırımla tamamlandığını kaydetti. İSKİ olarak Çatalca’da 3 yıl içinde önemli projeler gerçekleştirdiklerini aktaran Başa, “Kısaca ifade etmek gerekirse; ilçe genelinde 61 kilometre uzunluğunda yeni içme suyu hattı ve 34 kilometre uzunluğunda atık su ve yağmur suyu hattı inşa ettik. Bu yatırımlarımızın toplamı yaklaşık üç yüz elli milyon liradır. Yaklaşık 110 milyon liralık yatırımla 9 kilometre içme suyu hattı ve 18 kilometre atık su ve yağmur suyu hattı inşa etmeye devam ediyoruz. Böylece biten ve devam eden yatırımlarımızın, Çatalca yatırımlarımızın toplamı 45 milyon liranın üzerine çıkmış oluyor. Ayrıca ilçe genelinde 190 kilometre daha yeni altyapı yatırımı yapmayı planlıyoruz. Bununla ilgili de arkadaşlarımız projelerini tamamladılar. En yakın zamanda inşallah ihalesini yapacağız. Tüm bu yatırımlarımız ile Çatalca ilçemiz, sağlıklı bir gelecek için sağlıklı bir altyapıya kavuşmuş olacaktır” bilgilerini paylaştı.

ESKİ BİNA DEPREM RİSKİ NEDENİYLE YIKILDI

Konuşmaların ardından İmamoğlu, CHP İstanbul milletvekili Emine Gülizar Emecan, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün ve İSKİ Genel Müdürü Başa ile birlikte tesisi hizmete açtı. Çatalca’daki eski İSKİ hizmet binası, deprem riski nedeniyle yıkıldı. Yeni binanın yapımına 16 Nisan 2020’de başlandı. Yeni bina, ilçe içinden ilçe girişine alınarak, kent içi trafikte rahatlama sağlandı. Yeni bina, sahip olduğu 40 araçlık otoparkla hizmet verecek. İlçede, İSKİ’nin 40 bin abonesi bulunuyor. 4 kat olarak İNŞA bina, yaklaşık 3 dönümlük alana sahip. Bina, bölgede yaşayan 75 binden fazla kişiye hizmet verecek.