CAHİT ATAŞ: 10 EKİM GAR KATLİAMI YAKIN TARİHİMİZİN KARA BİR LEKESİDİR

Bakırköy Belediye Meclis Üyesi Cahit Ataş, yakın tarihimize kara bir leke olarak geçen 10 Ekim Ankara Gar katliamının 9. yıl dönümü nedeniyle bir konuşma yaptı.

Cahit Ataş, 10 Ekim 2015’de çeşitli sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin çağrısı ile, onlarca kurum ve kuruluşun Ankara Gar Meydanı’nda düzenlenen ‘Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ için yüzbinlerce insanın Türkiye’nin dört bir yanından Ankara Gar Meydanı’nda toplandığını ve miting alanına yürüyen binlerce barış sevdalısının bulunduğu Tren Garı kavşağında IŞİD terör örgütü ile bağlantılı şahıslar tarafından 3 saniye arayla 2 canlı bomba saldırısı gerçekleştirildiğini hatırlattı.

Söz konusu saldırıda katledilenler arasında CHP Malatya Gençlik Kolları üyesi yoldaşlarının da olduğu 104 kişinin yaşamını yitirdiğini, yüzlerce insan da yaralandığını belirten Ataş, katliam anında, alanda ilk yardımla kurtarılabilecek insanlara ise kolluk kuvvetleri tarafından gaz ve su sıkıldığını, etrafta onlarca hastane varken yüzlerce yaralının olduğu alana ambulansların geç getirtildiğini söyledi.

Miting günü, alanda on binlerce yurttaş toplanmışken, trafiğin uygun vakitte kesilmediğini ve adım başı kimlik kontrolünün yapıldığı bir ülkede, arama noktalarının da devre dışı bırakıldığını söyleyen Cahit Ataş, konuşmasına şöyle devam etti.

SORUMLULUĞU OLANLAR ORTAYA ÇIKARILMAMIŞTIR

Türkiye kamuoyu ve aileler katliamın gerçek sorumlularının yakalanmasını ve gerekli hukuki sürecin işletilmesini beklerken yetkililer “kokteyl örgüt” diyerek davadaki ilk karartmayı yapmışlardır. Aradan geçen süre içerisinde ortaya çıkan gerçekler ışığında; gerek İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin katliamdan önce bu konuda istihbarat olduğunu ancak bu istihbaratın dikkate alınmadığını gösteren raporu, gerek olay günü alanda yeterli sayıda kontrol ve denetim yapacak kolluk gücünün bulundurulmaması katliamın göz göre göre yapıldığını göstermiştir. Nitekim yakalanan IŞİD militanlarının ifadeleri de katliamda sorumluluğu bulunan kişi ve kurumları ortaya çıkarmıştır. Ancak tek bir kamu görevlisi dahi yargılanmamış, dava karanlıkta bırakılmaya çalışılmıştır.

SİVİLLERE YÖNELİK EN BÜYÜK KATLİAMLARDAN BİRİ

Türkiye tarihinde sivillere yönelik gerçekleştirilen en büyük katliamlardan biri olan Ankara Gar Katliamı, aradan geçen 8 yıla rağmen hala aydınlatılmamış, canlı bombaların Suriye sınırından Türkiye’ye hangi bağlantılarla girdiği, Türkiye’de nerelerde konakladığı, Türkiye’nin başkenti olan Ankara’ya kadar tüm yollardan denetimsiz şekilde nasıl geçtiği kamuoyuna açıklanmamıştır.

Katliamın en önemli faillerinin davada söz kurmadan kolluk kuvvetleri tarafından şaibeli operasyonlarla öldürülmesi davanın karanlıkta bırakılmak istendiğini düşündürmektedir. Emniyet başta olmak üzere katliamda sorumluluğu bulunan yetkililere dair herhangi bir hukuki süreç işletilmemiştir.

Hala devam eden mahkemede yargılanması gerekenlerin önemli bir kısmına ulaşılmamış, tüm deliller toplanmamış, toplanan delillerde de delil güvenliği sağlanmamıştır.

İKTİDAR ADALET İSTEYENLERİ SUSTURMAYA ÇALIŞMAKTADIR

İktidar kamu görevini yerine getirmek yerine yaşamını yitirenlerin yakınları ve adalet isteyenleri susturmaya çalışmaktadır. 10 Ekim Katliamı’nda yaşamını yitirenlerin yakınlarının fişlenmesi ve gözaltına alınması, 10 Ekim mitingine veya yıldönümünde anmalara katılanların kamudan ihraç edilmesi, 10 Ekim’in yıl dönümlerinde anmaların yapılmasının engellenmesi, anma anıtının tahrip edilmesi ve etkili bir yargılamanın yürütülmemesi gibi uygulamalar, bu katliamın mağdurlarının ve onlarla dayanışma içinde olanların hedef alındığını göstermektedir.

10 Ekim Ankara Gar katliamını planlayanları da azmettiren ve yardım eden karanlık güçleri de tanıyoruz. Katliamın gerçek failleri, bağlantıları ve siyasi sorumlularının yargılanması için mücadele etmeye devam edeceğiz.

Katliamda yaşamını yitiren canlarımızı saygıyla anıyor, yitirdiğimiz canların bize miras bıraktığı Emek, Barış ve Demokrasi mücadelemizden bir an olsun vazgeçmeyeceğizi bir kez daha yineliyoruz.