Grup Başkan Vekillerinin çekişmesi ilginç polemiklere neden oldu
İBB’nin Aralık ayı ilk meclis toplantısında sırasıyla konuşan parti grup başkanları birbirini suçladı. AK Parti Grup Başkan Vekili M. Tevfik Göksu, İBB yönetimini sorunlarla ilgili çözüm önerisi sunmadığını iddia ederken, CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı iktidar olan Ak Parti’nin aklını Ankara’da kullanmasını tavsiye etti.
HİÇBİR ŞEYDE ÇÖZÜM ÖNERİSİ GETİRİLMEDİ
İBB yönetiminin salgın sürecinde İstanbul’u kötü yöneterek boş verdiğini iddia eden Tevfik Göksu, ciddi tedbirler alınması gerektiğini söyleyerek, “İBB Başkanının ağzından bugüne kadar, sözde ölüm sayısı açıklamanın dışında salgınla ilgili herhangi bir tedbir ve çözüm önerisi duydunuz mu?” diye sordu.
Salgının bulaş merkezinin toplu taşıma araçları olduğunun belirtildiği ve İstanbul'un ulaşım stratejisi hakkında herhangi bir kelime duyulup duyulmadığını da solana hitap ederek soran Göksu, “İstanbul'un gıda temini ve lojistik hizmetleri hakkında bir kelime duydunuz mu? Salgın gibi önemli bir süreçte İstanbul gibi bir mega kenti yönetiyorsanız, sizden şehirle ilgili stratejik kararlar ve adımlar atmanız beklenir. Ama siz tam anlamıyla İstanbul'u boş verdiniz. Bir de her gördüğünüz kameraya; ‘Öldük, bittik, mahvolduk’ türünden beylik laflar ettiniz" dedi.
TEVFİK GÖKSU’DAN 7 ÇÖZÜM ÖNERİSİ
Salgının önüne geçebilmek için İBB yönetimine seslenen Göksu, 7 maddeden oluşan çözüm önerilerini şöyle sıraladı.
1-İstanbul için salgın şartlarına uygun yeni bir yönetim stratejisi ortaya koyun.
2-İstanbul için en olumsuz şartları göz önüne alarak şehrin gıda temini ve lojistik hizmetler için strateji belgenizi açıklayın, Paydaşlarıyla da paylaşın.
3-Salgın döneminin başlangıcında şov yapmak için yüzde 15'e çıkardığınız ve sonra tamamen ortadan kaldırdığınız sosyal yardım bütçesini tekrar yüzde 15'e çıkarın ve İstanbullular'dan bu zor dönemde kesinti yapmayın. Kartlarını iptal ettiğiniz İstanbulluların yardım kartlarını geri verin.
4-İBB mülkiyetindeki kiracılara zam yapacağınıza, bu zor dönemde kiracılarınızdan kira almayın.
5-Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği yol haritasına kulak verin. Sağlıklı bir çözüm için devletimizin yükünü alın, boş siyasi tartışmalarla devletimize yük olmayın.
6-Bulaşın ana merkezi olarak bilinen toplu ulaşımla ilgili kamu kurumlarının servis araçlarını atıl zamanlarında toplu ulaşımda değerlendirecek çalışmalar yapın. Büyükşehir Belediye personelinin çalışma esas ve usullerini yeniden düzenleyerek servisleri toplu ulaşımda değerlendirmenin yollarını arayın.
7-Araç kapasitenizde eksiklik varsa, boşta duran okul servislerini değerlendirmek için çalışma yapın. Bakın bu konuyu çok önemsiyorum ve sizlere önemli bir teklifte bulunuyorum. Salgın dönemi boyunca İstanbullunun en büyük şikâyeti işe gidiş geliş saatlerindeki yoğunluk değil midir? İstanbul'da ulaşımın pik saatleri bellidir. Sabah ve akşam saatlerinde hangi güzergahların yoğun olduğu hepimizin malumudur. Bu yoğun saatlerde salgın dolayısıyla iş yapamayan, gelirleri kesilen yaklaşık 66 bin servisçiyi İstanbullunun hizmetine sunun. Hem yoğun saatlerde büyük bir yük alırlar, hem de zor zamanlarında 66 bin servisçi esnafımıza bir katkımız olmuş olur. Bunun maliyetini koskoca İBB karşılayamaz mı? Her servisçi kardeşimize ayda 3-5 bin lira ödeseniz ne olur? Bu maliyet İstanbullular için değmez mi? Alın size bir taşla iki kuş vuracağınız bir çözüm.
“BORÇLANMAK İHANETTİ, ŞİMDİ TÖRENLE KUTLANIYOR”
Seçim öncesinde borçlanmanın İstanbul'a ihanet olduğunu söyleyen İBB Başkanı’ndan, borçlandığı için tören yapan başkana gelindiği bir dönem yaşandığını ifade eden Göksu, uluslararası sermaye piyasalarından aldığı 4.5 Milyar TL borç için tören düzenleyen İBB yönetimine “Arkadaşlar siz travma mı geçiriyorsunuz? Borçlanmanın töreni mi olur?” diye sordu.
İstanbul’un tarihi boyunca birçok önemli hadise yaşadığını ancak ilk kez bu denli bir yönetim illüzyonuyla karşı karşıya kaldığını belirten Tevfik Göksu, konuşmasını şöyle sürdürdü.
“İş yapmamaya, kılıf olarak ‘temel atmama töreni’ diye bir garabet icat etmiştiniz, bugün de, kaynak üretmeyi beceremeyince, borçlanmayı törenle kutlayarak bir başka ilke imza attınız"
CHP yönetiminin geçmişte, çöp dağları, su kuyrukları, patlayan çöpler ve İSKİ skandalı ile hatırlandığını, sonrasında ise "Temel atmama töreni", "Musluk takma töreni" ve "Borçlanma töreni" olarak akıllarda kalacağının altını çizen Göksu, "Hani siz yönetime gelince israfı engelleyecektiniz? Hani borçlanmaya gerek kalmayacaktı? Hani öz kaynaklarla bütçeyi yüzde 50 artıracaktınız? Hani İstanbul nimetti? Hani borçlanmak İstanbul'a ihanetti? Hani sizin borçlanmanız ve iş yapmanız engelleniyordu?” diye sordu.
“DÜN İHANET, BU GÜN FAZİLET “
İBB'nin eski para ile 4,5 katrilyon borçlandığını dile getiren Göksu, "Şunu samimiyetle diliyorum ki, İstanbul halkının yüklendiği bu yeni borç yükü, İstanbul'a yatırım olarak dönebilsin. Ama endişem ve kanaatim odur ki bu borçlanma, ancak sizin beceriksizliğinizin faturasını finanse etmek için kullanılacaktır. Neden mi bu endişeyi taşıyorum. Çünkü; siz o garabet borçlanma töreninde "Tahvil ihraç ettik, metro yapacağız" dediniz. Oysa bu bir maskeleme işleminden ibarettir. İstanbullular bilsinler ki, İBB döviz bazında yüzde 6.6 faizle, 580 milyon dolar yani 4,5 milyar TL borçlanmıştır. Eski para ile 4,5 katrilyon. Böylece CHP genel başkanının sık sık olarak dile getirdiği ‘Londra'daki Tefeciler’ ile aranızın çok iyi olduğunu da anlamış olduk. Yaptığınız şey İstanbul'u altından kalkılamaz bir borç yükü altına sokmaktır. Dün ‘İhanet’ olarak tanımladığınız şeyi, bugün millete fazilet olarak sunuyorsunuz. Yaptığınız şey tam da bir iletişim illüzyonudur" dedi.
“O TÖRENİ İZLERKEN YÜZÜNÜZÜN KIZARMASI LAZIM”
Göksu’nun ardından konuşan CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı, tahvil ihracatını AKP'nin yarım bıraktığı metro çalışmalarını tamamlamak için yapmak zorunda kaldıklarını söyleyerek, yapılan töreni gelecek yıl açılışı yapılacak olan metroların haberini verme töreni olarak tanımladıklarını belirtti.
Söz konusu parayla, Mahmutbey - Bahçeşehir – Esenyurt, Kaynarca – Pendik –Tuzla, Çekmeköy -Sancaktepe -Sultanbeyliği ve Kirazlı – Halkalı metro hattının yapılacağını söyleyen Subaşı, “Tahvil ihracı har vurup harman savrulmak için değil, yatırım için yapılır. Dış finansmanla yapılacak bu metro hatları kararı 2017 yılında AKP yönetimindeyken alındı. Bu parayı bulamamak sizin beceriksizliğinizdi. Bizim başkanımız 'Kaynak üreteceğim' dedi ve üretti. Asıl o töreni izlerken sizlerin yüzünüzün kızarması lazım” dedi.
“AKP'LİLER BİZE AKIL VERECEK DURUMDA DEĞİLDİR”
“AKP'liler bize akıl verecek durumda değildir. Bu kadar aklınız varsa Ankara’da kullanacaksınız” diyerek konuşmasını sürdüren Subaşı, Merkez Bankası rezervlerinin eksi 54 milyar dolara düştüğünü, bunun Osmanlı tarihinde bile görülmemiş bir durum olduğunu ifade ederek, “Hal böyle iken borçlanma ile ilgili siz bize akıl verecek durumda mısınız? Şu zavallı halinize bakın. 18 yılda 492 milyar dolar Londra’daki çocuklarınıza para vermiş, faiz ödemişsiniz. Bir de faize karşısınız” diyerek devam etti.
“SİZİN SAYGINLIĞINIZ YOK”
Ak Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı olduğunu, tahvil ihraç etmek istemesine karşılık beceremediğini söyleyerek konuşmasını sürdüren Subaşı, “Ekim ayında ihraç düşüncesini geri çektiler, çünkü bulamadılar, çünkü saygınlığı yok ama İstanbul Belediyesi’nin dünyada saygınlığı var. Tüm dünya İstanbul’un başında attığı adımı, bilen bir yönetim olduğunu iliyor” dedi.
İstanbul’un tarihinde en çok metro yapılan dönemin CHP dönemi olacağını söyleyen Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı, “Siz de göreceksiniz ama tabi o zaman bunu görecek bir AK Parti kalacak mı onu bilmiyorum” diyerek devam etti.