Akşener, "Asgari ücret 4 bin lira olsun"
Partisinin grup toplantısında gündemi değerlendiren Akşener’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
‘‘O CAHİLCE KONUŞTUKÇA DOLAR ZIPLIYOR, ENFLASYON ARTIYOR’’
‘‘Ekonomimizin, Sayın Erdoğan ile imtihanı, geçtiğimiz hafta da hız kesmeden devam etti. Bu arkadaş, hâlâ televizyonlara çıkıp, utanmadan sıkılmadan; “Faiz sebep, enflasyon neticedir.” demeye, devam ediyor. O cahilce konuştukça, dolar zıplıyor. O cahilce konuştukça, enflasyon artıyor. O cahilce konuştukça; olan her zamanki gibi milletimize oluyor, insanlarımız fakirleşiyor, gençlerimiz işsiz kalıyor. Geçen hafta, sosyal medyada bir paylaşım gördüm. Bir arkadaşımız, bu cahilliği anlatmak için, çok yerinde bir benzetme yapmış. Diyor ki; “Şemsiye sebep, yağmur neticedir. Şemsiyeyi açarsan, yağmur yağar. Şemsiyeyi kapatırsan, yağmur durur.” İşte size, Sayın Erdoğan’ın olağanüstü mantık örgüsü. Dünyada bu, “sözüm ona teoriyi” iddia eden, tek bir ekonomist yok. Bu tezi savunan, bir tane ciddi bilimsel makale yok. Hatta ilginçtir; bu tezin yanlış olduğunu anlatan da bir makale yok. Yani; öyle büyük bir cahillikle karşı karşıyayız ki; bilimsel olarak incelemeye, gerek bile duymamışlar. Düşünün; dünyada, “düz dünya” teorisini bile, ciddiye alıp tartışanlar var, ama Sayın Erdoğan’ın, “düz ekonomi” tezini tartışan, bir kişi bile yok. Ama buna rağmen, maalesef bu cahillik, koca bir ülkeyi, bu teze mahkûm etmeye devam ediyor. Gerçekten ibretlik.
‘‘PARANIN İTİBARI MİLLETİN İTİBARIDIR’’
Dünyada parası değer kaybederken, milleti zenginleşen hiçbir ülke yoktur. Dolar 13 lirayı aşmış, 14 liraya dayanmış. Ticaret durmuş. Sırtını saraya dayayanlar dışında, milletimizin her bir ferdi, kan ağlıyor. Peki bunlar ne yapıyor? Saçmalamaya devam ediyor… Sayın Erdoğan; bir zamanlar ne diyordun? “Para; tıpkı bayrak gibi, tıpkı milli marş gibi, bir ülkenin gücünü, itibarını, bağımsızlığını simgeler. Paranın itibarı, milletin itibarıdır.
Nereden nereye… Dün bunları söylerken, bugün memleketi düşürdüğün duruma bak. Bugün paramızın değerini düşürerek gönlerdeki bayrağımıza el attınız. Bugün paramızın değerini düşürerek itibarımızı lekelediniz, bağımsızlığımızı tehlikeye atıyorsunuz. Bu sorumsuzluğun neticesinde ‘Teslim olmayız’ dediğin güçler bugün Ordu’da Giresun’da çiftçimizin fındık bahçelerini satın alıyor.
Türkiye’nin her yerinde, ucuza arsa kapatıyor. Hani teslim olmayız dediğiniz, o güçler var ya; Bugün, Türkiye’de, 3 kuruşa fabrika satın alıyor. Hani teslim olmayız dediğiniz, o güçler var ya; bugün, Türk insanının alın teri, işte o güçler tarafından sömürülüyor.
‘‘O PARALEL EVRENİN, SEFASINA DALDILAR’’
Artık yeter! Türkiye, sömürge valisi aklıyla yönetilemez. Türkiye, bu cahillikle, hak ettiği yere yükselemez. Bu millet bu, iş bilmezliğe, daha fazla mahkûm edilemez. Türk Milleti, kimsenin ırgatı değildir! Haddinizi, hududunuzu bilin artık. Yazıktır, günahtır. İktidardakilerin başımıza bela ettiği, bu ucube sistemin zararlarını, hayatımızın her alanında, hep birlikte, tüm gerçekliğiyle yaşıyoruz. Ama bu zararın sorumluları, yaşadıklarımızı görmüyor. Gerçeklerimizi duymuyor. Dertlerimizi umursamıyor. Çünkü, sarayın oluşturduğu, paralel bir evrene hapsoldular. O paralel evrenin, sefasına daldılar. Sefaya dalıp, milletten koptular.
Biliyorsunuz, Kasım ayında, Plan Bütçe Komisyonu’nda, bütçe görüşmeleri vardı. İYİ Parti Grubu olarak, görüşmelere aktif katkı verdik. Milletin sesini, bütçe görüşmelerine taşıdık. Çözümlerimizi, önerilerimizi sunduk. Bu vesileyle, komisyonda bizi başarıyla temsil eden arkadaşlarıma, gayretlerinden ötürü, teşekkür ediyorum. Arkadaşlarımız, milletimizin sorunlarına ve beklentilerine, çözüm olması amacıyla, toplam 19 önerge verdiler. Ama ne oldu? 19 önergemizin tamamı, Cumhur İttifakı tarafından reddedildi.
‘‘SİMİT 3,5 LİRA OLMUŞ’’
Her hafta birbirinden fantastik açıklamalarla karşılaşıyoruz. Belli ki sayın Erdoğan’ın gözüne girmek saçmalama kabiliyeti önemli bir kriter taşıyor. Benzin istasyonlarında araç kuyrukları oluşuyor vatandaş zamdan önce deposunu doldurma derdine düşmüş ama empati yoksunu bir vekil çıkıp ‘Zamdan değil, araç bolluğundan yaşanıyor’ diyor. Simit 3.5 olmuş, milletimize beslediği engin sevgisiyle bildiğimiz bir AK Parti yönetici, ‘Bizden önce dağlarda aç yaşayan insanlar vardı’ diyor. Milletimiz ne yaşarsa yaşasın sarayın paralel evreninden görünmüyor. Vatandaş ne çile çekerse çeksin saraydaki ultra lüks eğlence tam
Asgari ücretin 4 bin lira yükseltilmesini isteyen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a tepki gösteren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye de cevap verdi.
Akşener, “Yok öyle yağma, Sayın Bahçeli. Yok öyle yağma. Mansur Yavaş’ın arkasında biz varız, Ankaralılar var” dedi.
Partisinin grup toplantısında gündemi değerlendiren Akşener’in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
‘‘O CAHİLCE KONUŞTUKÇA DOLAR ZIPLIYOR, ENFLASYON ARTIYOR’’
‘‘Ekonomimizin, Sayın Erdoğan ile imtihanı, geçtiğimiz hafta da hız kesmeden devam etti. Bu arkadaş, hâlâ televizyonlara çıkıp, utanmadan sıkılmadan; “Faiz sebep, enflasyon neticedir.” demeye, devam ediyor. O cahilce konuştukça, dolar zıplıyor. O cahilce konuştukça, enflasyon artıyor. O cahilce konuştukça; olan her zamanki gibi milletimize oluyor, insanlarımız fakirleşiyor, gençlerimiz işsiz kalıyor. Geçen hafta, sosyal medyada bir paylaşım gördüm. Bir arkadaşımız, bu cahilliği anlatmak için, çok yerinde bir benzetme yapmış. Diyor ki; “Şemsiye sebep, yağmur neticedir. Şemsiyeyi açarsan, yağmur yağar. Şemsiyeyi kapatırsan, yağmur durur.” İşte size, Sayın Erdoğan’ın olağanüstü mantık örgüsü. Dünyada bu, “sözüm ona teoriyi” iddia eden, tek bir ekonomist yok. Bu tezi savunan, bir tane ciddi bilimsel makale yok. Hatta ilginçtir; bu tezin yanlış olduğunu anlatan da bir makale yok. Yani; öyle büyük bir cahillikle karşı karşıyayız ki; bilimsel olarak incelemeye, gerek bile duymamışlar. Düşünün; dünyada, “düz dünya” teorisini bile, ciddiye alıp tartışanlar var, ama Sayın Erdoğan’ın, “düz ekonomi” tezini tartışan, bir kişi bile yok. Ama buna rağmen, maalesef bu cahillik, koca bir ülkeyi, bu teze mahkûm etmeye devam ediyor. Gerçekten ibretlik.
‘‘PARANIN İTİBARI MİLLETİN İTİBARIDIR’’
Dünyada parası değer kaybederken, milleti zenginleşen hiçbir ülke yoktur. Dolar 13 lirayı aşmış, 14 liraya dayanmış. Ticaret durmuş. Sırtını saraya dayayanlar dışında, milletimizin her bir ferdi, kan ağlıyor. Peki bunlar ne yapıyor? Saçmalamaya devam ediyor… Sayın Erdoğan; bir zamanlar ne diyordun? “Para; tıpkı bayrak gibi, tıpkı milli marş gibi, bir ülkenin gücünü, itibarını, bağımsızlığını simgeler. Paranın itibarı, milletin itibarıdır.
Nereden nereye… Dün bunları söylerken, bugün memleketi düşürdüğün duruma bak. Bugün paramızın değerini düşürerek gönlerdeki bayrağımıza el attınız. Bugün paramızın değerini düşürerek itibarımızı lekelediniz, bağımsızlığımızı tehlikeye atıyorsunuz. Bu sorumsuzluğun neticesinde ‘Teslim olmayız’ dediğin güçler bugün Ordu’da Giresun’da çiftçimizin fındık bahçelerini satın alıyor.
Türkiye’nin her yerinde, ucuza arsa kapatıyor. Hani teslim olmayız dediğiniz, o güçler var ya; Bugün, Türkiye’de, 3 kuruşa fabrika satın alıyor. Hani teslim olmayız dediğiniz, o güçler var ya; bugün, Türk insanının alın teri, işte o güçler tarafından sömürülüyor.
‘‘O PARALEL EVRENİN, SEFASINA DALDILAR’’
Artık yeter! Türkiye, sömürge valisi aklıyla yönetilemez. Türkiye, bu cahillikle, hak ettiği yere yükselemez. Bu millet bu, iş bilmezliğe, daha fazla mahkûm edilemez. Türk Milleti, kimsenin ırgatı değildir! Haddinizi, hududunuzu bilin artık. Yazıktır, günahtır. İktidardakilerin başımıza bela ettiği, bu ucube sistemin zararlarını, hayatımızın her alanında, hep birlikte, tüm gerçekliğiyle yaşıyoruz. Ama bu zararın sorumluları, yaşadıklarımızı görmüyor. Gerçeklerimizi duymuyor. Dertlerimizi umursamıyor. Çünkü, sarayın oluşturduğu, paralel bir evrene hapsoldular. O paralel evrenin, sefasına daldılar. Sefaya dalıp, milletten koptular.
Biliyorsunuz, Kasım ayında, Plan Bütçe Komisyonu’nda, bütçe görüşmeleri vardı. İYİ Parti Grubu olarak, görüşmelere aktif katkı verdik. Milletin sesini, bütçe görüşmelerine taşıdık. Çözümlerimizi, önerilerimizi sunduk. Bu vesileyle, komisyonda bizi başarıyla temsil eden arkadaşlarıma, gayretlerinden ötürü, teşekkür ediyorum. Arkadaşlarımız, milletimizin sorunlarına ve beklentilerine, çözüm olması amacıyla, toplam 19 önerge verdiler. Ama ne oldu? 19 önergemizin tamamı, Cumhur İttifakı tarafından reddedildi.
‘‘SİMİT 3,5 LİRA OLMUŞ’’
Her hafta birbirinden fantastik açıklamalarla karşılaşıyoruz. Belli ki sayın Erdoğan’ın gözüne girmek saçmalama kabiliyeti önemli bir kriter taşıyor. Benzin istasyonlarında araç kuyrukları oluşuyor vatandaş zamdan önce deposunu doldurma derdine düşmüş ama empati yoksunu bir vekil çıkıp ‘Zamdan değil, araç bolluğundan yaşanıyor’ diyor. Simit 3.5 olmuş, milletimize beslediği engin sevgisiyle bildiğimiz bir AK Parti yönetici, ‘Bizden önce dağlarda aç yaşayan insanlar vardı’ diyor. Milletimiz ne yaşarsa yaşasın sarayın paralel evreninden görünmüyor. Vatandaş ne çile çekerse çeksin saraydaki ultra lüks eğlence tam gaz devam ediyor.