Defalarca yakalanan gıda sahtekârları, firma ismi değiştirip halkı zehirlemeye devam ediyor

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından gıda maddelerinde hile ve tağşiş yapılan firmaların açıklanmasından sonra gıdada hile ve tağşişin giderek büyüdüğü piyasada, özellikle sahte zeytinyağı, süt ve süt ürünleri ile insan sağlığına aykırı alkol ilavesi ile üretilen şarap ve içki sayısında önemli artışlar olduğu ifade edildi.

Kısa adı TÜDEF olan Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Gıda, Sağlık Komisyonu Başkanı Sinan Vargı “Yapılan denetimlerde İstanbul’da 4 alkollü içecekte bütil alkol çıkarken, Antalya’da özellikle yabancı turistler tarafından sevilerek tüketilen kokteyl ve aromatize şarap gibi ürünlerde etil alkol ilavesi görüldü. Bütil alkol bulantı kusma ve baş ağrısı ve ishal yapıyor. Etil alkol ise kalp çarpıntısı ve ritim bozukluğu ve uzun süreli kullanımda beyin hücrelerinde hasar yapıyor. Antalya bölgesinde yapılan denetimlerde yalnızca bir firmanın 15 hileli şarap ve 9 tür kokteyle de etil alkol kattığı ortaya çıktı. Her şey dâhil, sınırsız içecek sistemi ile ülkemize gelen yabancı turistler bu tür içkileri severek ve bol miktarda tüketiyorlar. Ancak otellerin de bu ürünlerin hileli olduğu bildiklerini zannetmiyoruz. Ülkemizde kaçak işçi tüketen kişilerin tükettiği içkinin genellikle kaçak olduğunu bilerek satın aldıklarını biliyoruz. Ancak yabancı turistin böyle bir bilgisi yok ve onlar bu tür içkileri bilmeden tüketiyorlar. Bize güvenerek ülkemize geliyorlar ve birkaç gıda sahtekâr yüzünden Türk turizmi zarar görebilecek ve bu yüklü tazminat ödemeye kadar gidecek” şeklinde konuştu.   TEK BİR FİRMA 18 DEĞİŞİK MARKA HİLELİ ZEYTİNYAĞ ÜRETİYOR   Özellikle zeytinyağı üretiminde sahtekarlığın giderek arttığını belirten TÜDEF Genel Başkan Vekili Sinan Vargı, “Gıda sahtekarlarına verilen para cezası ile bu işin çözülemeyeceği ortaya çıktı, en az bir yıl hapis cezası verilmeden bu işin önüne geçilemeyeceği ortada. Geçmişte kendi halkını zehirleyen sahtekârları bu seferde yabancı turisti hedef aldı. Zeytinyağı da hile çok karlı bir iş haline geldi, litresi 7-10 lira arasında değişen kanola, ayçiçeği gibi yağları litresi 30-35 liraya satılan zeytinyağına katarak haksız para kazanıyorlar. Bilecik’te yalnızca bir firma 18 değişik markalı yağ üretip, değişik adlarla satıyor. Bursa’da ise bir başka firma beş değişik marka ile sahte yağ üretiyor. Korona virüs nedeni ile özellikle sosyal medya üzerinden pazarlanan menşeini ve üreticisinin net adresi ambalaj üzerinde yer almayan yağlardan uzak durulması gerekiyor” şeklinde konuştu.   ETLERDE DOMUZ ETİ ÇIKMADI   Geçtiğimiz aylarda yapılan denetimlerde döner, sucuk gibi et ürünlerinde kullanılan domuz etinin bu denetimde çıkmamasının sevindirici olduğunu belirten Vargı “ Alkolsüz içeceklerle çikolata gibi ürünlerde cinsel gücü arttıran ilaçlar, kırmızı toz biberlerde ve çaylarda gıda boyası devam ediyor. Bizim için tek sevindirici nokta, döner ve etlerde domuz eti çıkmadı. Bunu da gıda işletmelerinin korona salgını nedeni ile kapalı olmasına bağlıyoruz. Gelecek aylar içinde sokağa çıkma yasağı nedeni ile dağlardan inen domuz sürüleri avlanarak bunların bol miktarda döner ve köfte gibi ürünlerde kullanılacağını da tahmin ediyoruz. Ne yazık ki ülkemizde gıda güvenli giderek daha kötü hale geliyor ” dedi.