Ömer Kutlu: Reçete 1927'de yazılmıştır
Ömer Kutlu: Reçete 1927'de yazılmıştır
“Bu ülkenin kurtuluş reçetesini Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ‘Gençliğe Hitabesi’nde yazmıştır. Bu reçete uygulanırsa, bu ülke hastalıklardan da sıkıntılardan da kurtulur” diyen iş insanı Ömer Kutlu, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerinde 3. bölgeden milletvekili aday adayı oldu
Türkiye 14 Mayıs’taki seçimlere kilitlenirken partilerde milletvekili aday adaylığı başvuruları tamamlandı. Kahramanmaraş merkezli depremlerde, Adıyaman’da yaşayan anne ve babasını, amcasını, ikisi doktor, biri tıp fakültesi öğrencisi yeğenleriyle birlikte çekirdek ailesinden 12 kişiyi kaybeden iş insanı Ömer Kutlu, aday adayı olmayı düşünmediğini ancak deprem bölgelerindeki olumsuzlukları gördükten sonra, bir an önce aktif siyasetin içerisine girerek elini taşın altına koyma zorunluluğu hissettiğini belirterek, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında yeni bir başlangıca katkı sunmak, Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi, hiçbir çocuk yatağa aç girmesin diye görev almaya talibim” dedi.
CHP TÜM AİLEMİN KIYMETLİSİDİR
Daha küçük yaşlarda babasıyla birlikte Erdal İnönü’nün, Bülent Ecevit’in mitinglerine gittiğini, içinde hep bir siyasi heyecan olduğunu ancak öncesinde ailesinin siyaseten yaşadığı sıkıntılardan dolayı uzak tutulduğunu belirten Kutlu, kaza konumunda olan Adıyaman’ın il olma sürecinde dönemin iktidarı tarafından kapatılan CHP’nin binasından indirilen tabelasını amcasının Adıyaman il olduktan sonra açılan yeni binaya takılana kadar salonunun baş köşesinde sakladığını belirterek, tüm ailesi için CHP’nin çok kıymetli olduğunu vurguladı.
Ömer Kutlu, aktif siyasete katılma sürecini de anlattı. Kutlu, “Dediğim gibi siyasete hep bir ilgim vardı ama uzak durdum. Gerek eğitim, gerek iş, gerekse sosyal hayatımda her zaman insanlarla iç içeydim. İş insanı olarak da ülkemizin sosyal, kültürel ve ekonomik anlamdaki bir çok sorununa ilişkin projelerim oldu. Bunları zaman zamanda ilgililere ilettim. CHP ile zaten bir gönül bağım vardı ama İstanbul seçimlerinde Ekrem İmamoğlu’na yapılan haksızlıkları görünce, 6 Mayıs gecesi Yaşam Vadisi’nde yaptığı konuşmasını dinleyince, ‘Şimdi değilse ne zaman’ diyerek daha sabahında CHP Eyüp İlçe Başkanlığı’na giderek ne yapabilceğimi, nasıl destek olup yardımcı olabileceğimi sordum. Bana partide aktif olmak istiyorsam üye olmam gerektiğini, en büyük desteğin de bu olabileceğini söylediler. Bunun üzerine 7 Mayıs sabahı üyeliğimi yaptırdım” açıklamasını yaptı.
TÜM MİTİNGLERE KATILDIM
İstanbul seçim sürecinde büyük bir heyecanla çalıştığını anlatarak, Adana Belediye Başkanı Zeydan Karalar’la Eyüpsultan girişinde karşılaştıklarını da büyük bir heyecanla anlatan Kutlu, “Ayak üstü de olsa kısa bir sohbet ettik. Bana, 'Sen iyi bir siyasetçi olabilirsin’ dedi ve beni kolumdan tuttuğu gibi seçim otobüsüne bindirdi. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekrem başkanımızla tanıştırdı. Benim için unutulmaz heyecanlı bir yolculuktu. Devamında tüm mitinglere katıldım. Aradan bir zaman geçince yine Zeydan Karalar ile karşılaştığımızda, yanında bulunan eşine, ‘Bu genç arkadaşı siyasete ben kattım’ dedi. Böylesine samimi insanlar görmek, beni her geçen gün daha da yakınlaştırdı. Ailemin CHP’li olması hasebiyle zaten bir çok yönetici ile tanışıyordum. O yüzden çok yabancılık çekmedim” dedi.
Türkiye’nin birçok bölgesindeli il ve ilçe başkanlık binalarını kendi imkanlarıyla ziyaret ettiğini ve genel başkan yardımcıları, milletvekilleri ve Parti Meclisi (PM) üyeleri bulunan CHP Ekonomi Masası üyeleri ile birlikte 'CHP Ekonomi Otobüsü’ gezilerine ‘İş İnsanı’ sıfatıyla katıldığını da söyleyen Ömer Kutlu, Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun hiçbir İstanbul programını kaçırmadığını ve Cumartesi Anneleri eylemlerinde de onları hiç yalnız bırakmadığını anlattı. Herkesin Milletvekili olmayı isteyeceğini ancak kendisinin bu dönemle ilgili bir düşüncesinin olmadığını, tanınmak adına bir kaygı da taşımadığını vurgulayan Ömer Kutlu, saha çalışmaları, STK’lar ile olan yakın ilişkileri, hem parti yetkilileri, hem de sahadakilerle olan teması ve deprem sürecinde nerdeyse ailesinin tamamını kaybedip, oradaki olumsuzlukları gördükten sonra, artık bir an önce aktif siyasetin içerisine girmek ve ülkemiz için bireyler yapma ihtiyacı duyduğunu, haksızlıkların önüne geçmek, adil ve tüm insanları refah ve huzur içinde yaşayan bir ülke hayali ile aday adayı olmaya karar verdiğini belirtti.
TEK HEDEFİMİZ GENEL BAŞKANIMIZI CUMHURBAŞKANI YAPMAK
14 Mayıs’ta yapılacak olan seçimlerle ilgili düşüncelerini anlatan Ömer Kutlu, son 15 günün çok daha önemli olacağını, bir eğitmen olarak sınavlara hazırlanan öğrencilere de son 15 günün önemini vurguladığını belirterek, milletvekili sıralaması açıklandığında, listelerde adı geçenlerin de insanların oy tercihinde önemli bir etken olacağını savundu. Saha çalışmalarıyla, vitrin isimlerle, bölgesinde olan tanınırlığı ile aday olarak belirlenecek isimlerin halktaki karşılığının da önemine değindi. Mevcut hükümetin akademisyenleri milli eğitim kadrolarına, özel hastanesi olanı da Bakan olarak atadığını, sahada öğretmenlik yapanları ya kadrolarda yer bulamadığını ya da bir süre sonra akademisyenlerle olan farklı düşüncelerinden dolayı istifa ettiğini belirten Kutlu, “Özel hastane sahibi olan kişiyi getirip Sağlık Bakanı yaptığınız zaman özel hastanelere proje üretir” diyerek, “Yanlış politikalara örnek 20 yıllık bir iktidar var karşımızda” dedi. “Bu ülkenin kurtuluş reçetesini Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk 1927’de ‘Gençliğe Hitabesi’nde yazmıştır. Bu reçete uygulanırsa, bu ülke hastalıklardan da sıkıntılardan da kurtulur” diyen iş insanı Ömer Kutlu, “Temel hedefimiz Genel Bakanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapmak. Sonrasında her şeyin düzeleceğine inanıyorum. Parlementoda çoğunluğu oluşturursak seçilelim seçmeyelim hepimiz anı düşünceleri insanları olarak projelerimizi hayata geçiririz” diyerek konuşmasını amamladı.
ÜLKESİNİ SEVEN BİR VATANSEVER OLARAK HEP ÇÖZÜM YOLLARI DÜŞÜNDÜM
Asgari ücret ne kadarsa emekli maaşlarının da o kadar olması gerektiğini, kimsenin temel ihtiyaçları için düşünmemesi gerektiğini de ifade ederek devam eden Kutlu, mevcut hükümetin iç ve dış politikalarından kaynaklanan yanlışlıklar nedeniyle artık gençlerin ülkede kalmak dahi istemediğini söyleyerek, “2012’de siyasetin içinde değildim ama bir insanı olarak Suriye politikası ile ilgili yapılması gerekenleri dönemin milletvekillerine, bakanlarına ilettim. Bir misafir şehir kurulması noktasında proje oluşturmuştum. 81 şehrimiz var ve ‘Misafir Şehir’ olarak 82. şehir kurulabilir demiştim. Bütün mülteciler ya da Suriyeli misafirler, o şehirde yaşayacak, korunacak, eğitim ve sağlık hizmetlerini o şehirde alacak ve böylelikle sosyal yapı da bozulmamış olacak dedim. Türki Cumhuriyetlerden gelenler dışındaki tüm sığınmacı yabancıların giderleri için harcanan bütçe, ‘Misafir Şehir’ bütçesine aktarılacak, üretime katılmaları için de çalışmalar yapılacaktı. Ama biz ne yaptık, TC kimliği verdik. Atalarımız bu kimlik kartını taşıyabilmek için kanlarını akıttı. Onlar canını verdi biz ise satar hale geldik. ‘Gelin Türkiye’de ev alın, size TC kartı verelim’ diyoruz. Bizim kanımız satılık mı? Bu beni derinden yaralıyor” dedi.
GELECEK İÇİN KAYGILIYIZ!
Gelecekle ilgili büyük kaygılar taşıdığını belirten Ömer Kutlu, “TC kimlik kartı verdiğimiz kişiler ileride temsiliyet hakkı isteyecek, milletvekili olacak, parlamentoya girecek, yeni guruplar oluşacak bu da iç çekişmelere ve kavgaları beraberinde getirecek. Zaten kendi içimizde problemliyiz ama yeni problemlere de gebeyiz” diyerek, depremin ardından Hatay’da bazı Suriyelilerin ‘Buranın gerçek sahipleri biziz’ söylemlerini hatırlatarak, bunun alt yapısını da mevcut hükümetin oluşturduğunu söyledi. Geçmişte Sosyal Sigortalar Bakanlığı’nda SPK’nın başındaki kişiye, kıdem tazminatlarıyla ilgili öneride bulunduğunu da belirten Ömer Kutlu, “Devlet her ay işçinin kıdem ve ihbar tazminatını alsın, kasasında tuttsun. Yarın öbür gün işten ayrılan işçinin tazminatını devlet versin, işçiyi de iş verenle karşı karşıya getirip mahkemelik etmesin. Böylece hem mahkemelerin yükü azalır, hem iş veren hem de işçi korunmuş olur. Çocuklarımızın ülkelerini daha çok sevmeleri ve sahip çıkmaları adına birçok proje yaptım. İşte tüm bu projelerimi, ülkemin yarınları için olan hayallerimi TBMM’ne taşımak için aday adayı oldu. Taşıyabilirsem kendim, taşıyamazsam CHP’li arkadaşlarım aracılığı ile bunların hayata geçmesini istiyorum. Bende bu saflarda olmak için aday adayı oldum. Tek hayalim daha adil ve huzurlu bir Türkiye için CHP’nin çoğunlukta olduğu bir Parlamento” açıklamasını yaptı.
ÖMER KUTLU KİMDİR?
1980 yılında Adıyaman’da doğan Ömer Kutlu, öğretmen bir babanın çocuğu olarak ilk ve orta öğretimini tamamladıktan sonra, Konya Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesinden mezun oldu. Eğitim Koçluğu ve Okul Öncesi Eğitimi programlarının yanı sıra ülke sorunlarına olan ilgisi ve duyarlılığı nedeniyle Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimleri, Sosyal Bilimler Eğitim programlarına katıldı. Bir eğitimci olan Kutlu iş hayatına sağlık sektöründe başladı. Sağlık sektöründe çeşitli tedavi ünitelerinin kuruluşunda ve işletme sürecinde yöneticilik yaptı. 2013 yılında Sağlık ve Danışmanlık faaliyetleri sunmak üzere kendi şirketini kurdu. Özel sağlık kuruluşlarına danışmanlık hizmetleri verdi. Bu süreçte Uygulamalı Girişimcilik Eğitimine katılarak iş modelini geliştirip şirketinin verimliliği işletme kapasitesini artırdı. 2014 yılından itibaren medikal malzeme, iş sağlığı ve iş güvenliği alanlarında ürün tedarik hizmetleri sunmaya başladı. Ülke genelinde özel sektöre ve kamu kurum kuruluşlarına bu alanlarda profesyonel destek hizmetleri verdiği çalışmaları devam etmektedir.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.