Bakırköy’ün yönetim anlayışı, hükümetin başındaki tek adam zihniyetinin aynısı!

Toplu sözleşme hakları için 45 gündür meydanda çadır kurarak direnen işçilere desteğe gelen Bakırköylü vatandaş Zuhal Kaygusuz, “Nasılki hükümetin başındaki tek adam bizi ekonomik ve insani olarak dibe vurdurduysa, aynı yönetim anlayışı şu an CHP adı altında Bülent Kerimoğlu ve ekibiyle birlikte katmerli olarak bizim başımızda” diyerek, tüm ilçe sakinlerini birlikte mücadele etmeye davet etti.

Yaklaşık 3 yıldır yapılmayan toplu sözleşmeleri, artan hak kayıpları, kısa çalışma ödeneği, eşit işe eşit ücret adı altında maaşların düşürülmesi, sendikal faaliyetlere katıldığı gerekçesiyle işçi çıkarılması, yemek paralarının 5 liraya düşürülmesi, giyinme soyunma kabinlerinin, yazlık kışlık kıyafetlerinin ve yeterli ekipmanlarının olmadığı gerekçesi ilei45 gündür meydanda kurdukları direniş çadırıyla hak arama mücadelelerini sürdüren DİSK Genel İş Sendikası’na üye işçiler, yaptıkları basın açıklamasıyla bir kez daha, yetkililere seslendi. Yeşil Sol Parti İstanbul Yönetimi, Sol Parti, Emek Partisi, ESP, HDK, HDP, SYKP, Devrim Hareketi ve TİP Bakırköy Temsilcileri’nin yanı sıra, Bakırköy Dayanışma Ağı ve İnsan Hakları Derneği İstanbul Çalışma Komisyonu’nun da destek verdiği işçi direnişine, belkide alanda bulunan bir kişinin bile oy vermediği sağ parti ilçe başkanı olarak emekten ve emekçiden yana olduklarını söyleyerek, ‘İşinin, ekmeğinin ve emeğinin derdinde olan işçimizin her zaman yanındayız, desteğimiz tamdır” diyen Demokrat Parti İlçe Başkanı Necmettin Dönmez’de katıldı. Basın açıklaması öncesi konuşan DİSK Genel İş Sendikası 2 Nolu Şube Başkanı Adil Çiftçi, haksızlığa uğrayan, işinden ve ekmeğinden edilen arkadaşlarıyla birlikte ‘Hak, hukuk, adalet’ arayışlarını sürdüreceklerini söyledi. İnsanca çalışma ortamı isteyen işçilerin, masa başında toplu sözleşme imzalamak istediklerini belirten Çiftçi, “Emekçi arkadaşlarımızın istekleri hem insanidir, hem ahlakidir hem de anayasal haktır” dedi. 2018 yılından bu sözleşme yapılmamasının tek sebebinin Bakırköy Belediyesi ve sarı kırmızı diye nitelendirdiği Belediye İş Sendikası’’nın DİSK’in yetkisine itiraz ederek mahkemeye vermesi olduğunu belirten Adil Çiftçi, “Açılan daha sadece işçiye değil, işçinin çoluk çocuğunun ekmeğine açılan davadır” diyerek, ne olursa olsun kendilerine dayanışma gösteren dostlarıyla birlikte ekmek ve demokrasi kavgalarının peşinde olacaklarını belirtti. Belediye birimlerini gezen Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu’nun çalışanlara ‘Sendikalar bize gelmiyor’ sözlerini sarf ettiğini belirten Çiftçi, meydanda bulunan Bakırköy Belediye Binası’na dönerek, “Siz camdan el sallasanız biz görürüz, Açın camlarınızı el sallayın gelelim. Masa başında sorunlarımızı halledelim. Sonra meydanda hep birlikte halayımızı çekelim” diye seslendi. “BİZE HİZMET EDEN ASIL KİŞİLERDİR İŞÇİLER” 45 gündür direnen işçilerin yanında kol kola olmak zorunda olduklarını söyleyerek Bakırköy Dayanışma Ağı adına konuşan ilçe sakini Zuhal Kaygusuz, iş, ekmek ve emek mücadelesi veren işçi arkadaşlarının sonuna kadar yanlarında olduklarını belirterek, “Bizler burada yaşıyoruz ve bize hizmet eden asıl kişilerdir işçiler” diyerek, kendi oylarıyla seçilen Başkan Kerimoğlu’nun şu an haksız ve hukuksuz bir biçimde, karşı oldukları tek adam yönetimi davranışı içerisinde olduğunu, davranış biçimiyle de ilçe halkını germeye devam ettiğini söyledi. “HÜKÜMETİN BAŞINDAKİ TEK ADAMIN KATMERLİSİ BAKIRKÖY’ÜN BAŞINDA” Tüm ilçe halkını haksızlığa ve hukuksuzluğa karşı Bakırköy Dayanışma Ağı’nda birleşerek mücadele etmeye davet eden Kaygusuz, “Hükümetin başındaki tek adam yönetimi nasıl ki bizi ekonomik ve insani olarak dibe vurdurduysa, aynı yönetim anlayışı şu an CHPadı altında Bülent Kerimoğlu ve ekibiyle birlikte katmerli olarak başımızda” diyerek, “ Yılacak mıyız Hayır! Vaz geçecek miyiz Hayır! Belediye Başkanı ve çevresindekilere Hayır!” ifadeleriyle konuşmasını tamamladı. “MERKEZ SAĞ BİR PARTİYİZ, EMEĞİN VE EMEKÇİNİN SONUNA KADAR DESTEKÇİSİYİZ” Merkez sağ bir parti olan Demokrat Parti’nin, 1946’dan beri ‘Emek en yüce değerdir’ dediğini ve Bakırköy Belediyesi işçilerinin haklı mücadelesini desteklediklerini söyleyen Bakırköy İlçe Başkanı Necmettin Dönmez, 45 gündür süren direniş çadırına her gün uğradığını, imza verdiğini ve evine ekmek götürme mücadelesi yürüten tüm işçilerin sonuna kadar yanında olduğunu söyledi. Dönmez, alanda bulunan kimsenin belkide kendilerine oy vermediğinin bilincinde olduğunu, ilçe genelinin sol görüşlü olmasına saygı duyduklarını ama vatan, millet ve emek sevgisinde ayrışmadıklarını belirterek, Çağlayan Adliyesi’ne de yetki tespit çalışmalarına hız vermesi için seslendi. KILIÇDAROĞLU’NA SESLENDİ: “BİZ SİZİ BULAMADIK AMA SİZ BİZİM SESİMİZİ DUYUN” Açıklama öncesi konuşan Bakırköy Belediyesi Sağlık İşlerin biriminde çalışırken, DİSK üyeliğinden istifa etmesi için yönetim tarafından imzalatılan evraka ‘Haklarım saklı kalmak şartı ile’ yazdığı gerekçesi ile işten çıkarılan Oğuz Sanem, 2018 yılında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun "Bütün işçilere söz ve garanti veriyorum. Kazandığımız bir belediyede, belediye başkanı haksız yere bir işçinin işine son verirse gelecek beni bulacak" sözlerini hatırlatarak, “Ben ve arkadaşlarım haksız yere işten çıkarıldık. Biz sizi bulamadık ama siz bizim sesimizi duyun. Bakırköyde yaşanan işçi düşmanlığına son verilsin. Haksız yere işten atılan arkadaşlarım işlerine geri iade edilsin” dedi. “SADECE İŞÇİ DEĞİL, AYNI ZAMANDA ÖĞRENCİ DÜŞMANI” Konuşmasını sürdüren Sanem, “Havuz medyasına karşı kendisini sosyal demokrat gösteren Bülent Kerimoğlu, geçtiğimiz haftalarda yurt sorunu olup barınamayan öğrencilerinin yanına gidip sorunlarını dinlemiş. Buradan öğrenci kardeşlerimize sesleniyorum. 420 TL olan belediye yurtlarını, Başkan Kerimoğlu 800 lira yapmıştır. Yapılan müzakereler sonucu yurt fiyatı 600 TL’ye indirilmiştir. Yani sadece işçi düşmanı değil aynı zamanda öğrenci düşmanıdır” ifadelerini kullandı. İşçilerin maaşlarını düşüren, günlük 5 lira yemek parasına mahkum eden, haksızlıklara karşı çıkanları ise işten çıkaran bir başkan tarafından yönetildiklerini söyleyen Oğuz Sanem, “Bizler bu belediyenin çalışmasını sağlayan çarkız.  Bakırköy halkına gerçek hizmeti verenleriz. Kısacası bizler bu belediyenin işçileriyiz. Tek talebimiz Toplu Sözleşme yapılmasıdır. Atılan işçilerin işe geri alınmasıdır. İşçilere uygulanan mobbingin son bulmasıdır” diyerek konuşmasını tamamladı. “SAĞLIK EMEKÇİLERİNE SAYGI ANITI YAPTIRAN, KENDİ SAĞLIK ÇALIŞANLARINI İŞTEN ATAN BAŞKAN” Konuşmaların ardından yine Bakırköy Belediyesi Sağlık Biriminde çalışırken, yönetim tarafından imzalatılmak istenen evraka şerh koyduğu gerekçesi ile işten çıkarılan Nazife Toprak’ın basın açıklamaları sonrası, direniş çadırında hak mücadelelerini sürdürmeye devam eden işçiler, yaşanan emek sömürüsüne ve işçi düşmanlığına karşı her Çarşamba yaptıkları basın açıklaması ile birlikte hafta içi her gün 11.00 - 17.00 saatleri arasında Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda kurdukları direniş çadırına, tüm emek dostlarını desteğe davet etti.