Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 25 Haziran’da Hatay’da yaptığı konuşmada "Bakın şu anda sevgili kardeşlerim, dünyanın değişik yerlerinde Avrupa'nın en gelişmiş ülkeleri aşı var ya, bu aşıyı ücretli yaptırıyor biliyor musunuz? Ücret alıyor, ücret. İngiltere'de 100 sterlin gibi rakamla ücret alınıyor. Bizde böyle bir şey yok” dediğinde ilk başta “Danışmanları yanıltmış olabilir” diye düşünmüştüm. Hatta “Avrupa, aşı işini bizden önce hızlı çözdüğü için belki de altta kalmamak için bunları söyleme gereği duydu” diye de düşünmemiştim değil.
Zira Türkiye aşı işine son 1 ayda hız verdi. O da Uğur Şahin ve eşi Özlem Türeci’nin kurucusu olduğu BioNTech’le anlaşarak. Halbuki Türkiye bu işi BioNTech’le daha pandeminin başında anlaşarak da çözebilirdi. Sonuçta BionTech’in kurucuları Türk ve işlerini vatandaşı oldukları Almanya'da sürdürüyorlar. Kim bilir daha işin başında BioNTech ile anlaşmama inadı yüzünden hangi canları yitirdik?
Neyse Erdoğan sonuçta bir siyasetçi. “Bir kere söylemekle, bir şey olmaz, düşüncesiyle bunu söylemiş olabilir” diye konuyu çok da ciddiye almamıştım. Ta ki 2 Temmuzdaki konuşmasını izleyene kadar. Erdoğan bu sefer Sakarya’da yaptığı konuşmada işi biraz daha illeri götürerek, "Bugün Avrupa'nın en gelişmiş ülkeleri bu aşıları ücretle yapıyorlar. 50 sterlin, 100 avro bu şekilde para alarak yapıyorlar. Biz aşılarda halkımızdan 1 kuruş almadık" dedi. Tüm basın da bu haberi olduğu gibi verdi. Hiçbiri bu konuşmayı haberleştirirken, ayrı bir parantez açarak, aşının Avrupa ülkelerinde parasız olduğu bilgisini vermedi. Veren olmuşsa da ben görmedim.
Allahtan bizim basın dışında BBC News ve Euronews gibi basın kuruluşlarının Türkçe servisleri de var. “O servisler haberi nasıl vermişler?” diye aynı haberi bir de o servislerin sitelerden okudum. Tahminimde yanılmamışım. O siteler, Erdoğan'ın konuşmasıyla birlikte Avrupa ülkelerinde aşının bedava olduğu bilgisini de vermişler.
Peki, Erdoğan aşının Avrupa ülkelerinde de bedava olduğunu bilmiyor mu? Bir ülkenin cumhurbaşkanının bunu bilmemesi mümkün değil. O halde neden doğru olmayan bu bilgiyi 2.ci kez tekrar etme gereği duydu? Acaba bundan sonra aşıyı paralı yapacak da “Kamuoyunu şimdiden hazırlayayım” diye mi düşündü? Yoksa “Kendi tabanımı inandırayım da bana oy atmayanlar inanmasa da olur” diye mi? İkincisi kuvvetle muhtemel olmakla birlikte, her ikisi de mümkün.
Zira artık Erdoğan oyunu artırma derdinde değil, oyunu koruma derdinde. Anketlere bakılırsa her geçen gün oyu eriyor. Belki de “Hiç değilse var olan oyumu kaybetmeyeyim” diyor. Biz ne kadar dalga geçsek de Anadolu'da hala A Haber’den başka kanalı izlemeyen ciddi bir kitle var. Bu kitle havuz medyasında çıkan haberleri sorgulamıyor, haber neyse ona olduğu gibi inanıyor. Erdoğan da bunu iyi bildiğinden dolayı doğru ya da yanlış propagandasını ona göre yapıyor.
Bundan sonra muhalefetin aşı örneğini baz alarak, ona göre strateji geliştirmesi, ona göre yapacağı propagandayı bir kez daha gözden geçirmesi gerekiyor.
Kalın Sağlıcakla
Nurhan