Eğer "Başka ülkede olsaydık" diye başlamayacağım, Çünkü bizde başka ülkede yaşayamayız.
Dün akşam yaşadığımız manzara işte bu fikrimi tam da doğrular nitelikteydi.
Hükümetinden muhalefetine ve sokağa çıkıp panik yapanlara kadar hepsi bir bütünün parçası değil mi?
Yaklaşık üç haftadır yaşadığım İstanbul'un yüzde seksene yakını evinde kendi
OHAL’ini ilan etmişken, 22:00 ile 24:00 arası sokağa dökülen panik hali neydi?
Bir diğer tarafta sokağa çıkma yasağına iki saat kala yasağı ilan etmekte neydi?
Diyorum ya ne bizi yönetenler nede biz asla başka bir ülkede yaşamamayız.
Kurallar ve kanunlar hep sizin bir başkasının hakkına saygı duymanız üzerine inşa edilmiştir ve bunlar da çizgilerle kendini ifade eder. Bizdeki durum ise şöyle; çizgilere uyulmadığından kaldırım yaparlar, kaldırımlar alçak kalırsa yükseltirler, bu da yetmez kaldırma metal babalar çakarlar.
Yani uzun lafın kısası COVİT 19, CAFER 19 oldu, herkes ağzına bağladığı beze sahip çıksın.
Kalın Sağlıcakla
Nurhan